12. sınıfta bölüm değiştirmek mantıklı mı?
12. sınıfta bölüm değiştirmek mantıklı mı? Bölüm değiştiren derece öğrencisi tecrübelerini anlatıyor! Detaylar yazımızda.
12. sınıfta bölüm değiştirmek!
Sınav seneme kadar sayısal öğrenicisi olup son sene eşit ağırlığa geçen ben de bu soruyu çok sorguladım. Ben ortalama bir fen lisesi öğrencisiydim ve hep ortalama bir öğrenci oldum. Okulumdaki çoğu kişi benden daha başarılıydı. Sınavlara son gün çalışır, dersleri dinlemezdim. Haliyle notlarım da düşük olurdu. Tabii sınav senesi gelip çattı ve ben de artık bir şeyleri değiştirmem gerektiğimin farkına vardım. Başlarda hala sayısal öğrencisiydim fakat sayısalda derece yapamayacağımın farkındaydım. Ömrümün sonuna kadar ortalama başarıda birisi, muhtemelen mühendis olacaktım. Peki bunu istiyor muydum? Asla.
Eşit ağırlığa geçmeyi düşünüyordum ama neden? Çünkü belli bir matematik temelim vardı ve eşit ağırlıkçıların matematikte pek iyi olmadığını düşünüyordum. Edebiyat-sosyali de halledersem bu şekilde onlara fark açabilecektim. Peki fark açınca ne olacaktı? Hiçbir fikrim yoktu. Ne okuyacaktım? Hukuk mu? Asla bana göre bir bölüm değildi ve okumak istemezdim. Psikoloji mi?
Karar süreci
Psikolojiye ilgim vardı. Bir süre motivasyon kaynağım Boğaziçi Üniversitesi’nde psikoloji okumak oldu. Ailem ve dershane hocalarım buna oldukça karşıydı. Onlara göre eşit ağırlığa geçmem oldukça mantıksızdı. Sayısalda kötü bir sonuç da alsam iyi bir geleceğe sahip olabilirdim. Belki de haklıydılar. Fakat ben yaptığım işte en iyilerden olmak istiyordum. Eşit ağırlıkta iyi bir sonuç alabileceğime inancım tamdı. Bu yüzden bölüm değiştirmekten vazgeçmedim.
Neyse ki kararıma daha uzun süre karşı çıkılmadı ve ailemin ve hocalarımın da desteğini alabildim. Daha motive bir şekilde çalışıyordum. Başlarda yalnızca matematik çalışıyor, edebiyat-sosyali yalnızca derslerde dinliyordum. Buna karşın deneme sonuçlarım gayet iyiydi. Eşit ağırlık sıralamasında üstlerde yer alıyordum. Başarılı olduğumu görmek de beni daha çok motive ediyordu.
Sonrasında yaşananlar
Aylar sonra, benim gibi bölüm değiştiren bir arkadaşımdan Boğaziçi Üniversitesi’nde Yönetim Bilişim Sistemleri adlı bir bölüm olduğunu öğrendim. Bölümün içeriğine baktığımda bana daha uygun gözüküyordu. Hem bilgisayar dersleri vardı hem de işletme dersleri. Psikoloji gibi gelecek kaygısı içeren bir bölüm de değildi. Aradığım bölümü bulmuştum. Bu bölümü araştırdıkça daha çok motive oluyordum.
Zaman geçtikçe netlerim yükseliyor, denemelerden daha iyi sonuç alıyordum. Edebiyat ve sosyali de iyice halletmiştim. Bana göre fizik, kimya ve biyoloji derslerinden çok daha zevkliydiler. Okulda hala sayısal gördüğüm için bu derslere de çalışmak zorunda kalıyordum ve her çalıştığımda iyi ki eşit ağırlığa geçmişim diyordum. 12. Sınıfa kadar sayısal öğrencisi olduğum için şanslıydım. Çünkü bana matematikte çok iyi bir avantaj veriyordu.
Sonuç:
Aylar geçti, YKS vakti geldi. Ortalama bir TYT ve iyi bir AYT geçirdim. Sonuç da beklediğim gibi geldi. Yönetim bilişim sistemlerinde önceki senenin taban sıralamasıyla aramda 6 bin kişi olmasına rağmen yine de o bölümü yazdım. Şaşırtıcı bir şekilde ben girdiğim sene bölümün sıralaması 5500 kişi birden yükseldi. Hedeflerime ulaşmıştım.
Sonuç olarak sorumuzun cevabına gelelim. “Sınav senesinde eşit ağırlığa geçmek mantıklı mı? YKS senemde bölüm değiştirmeli miyim? Eşit ağırlıktan mezun olursam iş bulabilir miyim?” tarzı sorular sıkça duyuluyor. Bu soruya benim cevabım ise şu: Hayatta köklü değişiklikler yapmaktan korkmak gayet doğaldır. Buna karşın eğer bu değişikliğin bizim için iyi olacağını düşünüyorsak bunun üzerine gitmeliyiz. Bir 12. sınıf öğrencisi yaklaşık 18 yaşında oluyor. Bu da sağlıklı düşünebilecek yaşa gelmiş demek. Tabii büyük değişiklikler, ileride çok çalışmayı da gerektirir. Gereken fedakarlıkları yapacağınıza inanıyorsanız değişikliğin büyüklüğünden korkmayın. Neyin mantıklı olduğuna karar verebilecek yaştasınız.
Melih Ünal